İngilizcede “If” ve “Unless” Kullanımı Hakkında Bilinmesi Gerekenler, tıpkı pek çok dilde olduğu gibi İngilizcede de “eğer” anlamında şartlı ifadeleri tanımlamak için “if” ve “unless” kalıpları kullanılmaktadır. Cümleye “eğer” anlamı katan bu yapılar, bir yargının gerçekleşmesini ya da gerçekleşmemesini bir koşula bağlamaktadır. Düzenli kullanımlarda iki tip cümle bulunur. Bunlardan biri if şartına sahip yan cümle (if clause), diğeri de ana cümle (main clause) olarak tanımlanır. Genel bir kural olarak “if” ile başlayan cümleler virgülle birbirinden ayrılırken, main clause ile başlayan cümlelerde virgüle gerek duyulmaz. Bu tip şartlı cümleleri, zamanlarına ve gerçekleşme ihtimallerine göre 4 farklı yapıda incelemek mümkün.
Type 0 ve Type 1
Type 0 genellikle kanun haline gelmiş, doğal ve geniş zamanda gerçekleşen eylemleri anlatırken kullanılmaktadır.
Örnek : If it rains, you get wet.
Type 1 ise gerçeğe uygun ve gerçekleşme ihtimalinin kuvvetli olduğu durumları ifade ederken kullanılır. Genelde gerçekleşmesi beklenen olay gelecek zaman kalıplarıyla ifade edilir.
Yapı şu şekilde kurulur :
| If + Present Simple/ Present Continuous/ Present Perfect/ Present Perfect Continuous | Future Simple/Can/ May/ Might/ Could/ Must/ Should + Present Bare Infinitive |
Örnek : If you want to pass the exam, you will study hard.
Örnek : If we have money, we can buy a flight ticket to Amsterdam.
Type 2
Type 2 genellikle gerçekleşme ihtimalinin çok zor veya imkansıza yakın olduğu durumları ifade ederken kullanılır. Yapı kural olarak şu şekildedir :
| If + Past Simple/ Past Continuous | Would/ Could/ Might + Present Bare Infinitive |
Örnek : If we had enough money, we could go to the cinema tonight.
Örnek : If she wasn’t very ill, she would be at school.
Type 3
Type 3 genellikle artık gerçekleşmesi imkansız olan durumları ve pişmanlıkları anlatmak amacıyla kullanılır. Unreal past (gerçek dışı geçmiş) anlamını sağlar ve her iki cümlecik de geçmiş zamana ait kullanımlara sahiptir. Yapı kural olarak şu şekildedir :
| If + Past Perfect/ Past Perfect Continuous | Would/ Could/ Might + Perfect Bare Infinitive (have + V3) |
Örnek : If you had saved enough money, you could have purchased the house.
Örnek : If we had been very careful, we wouldn’t have done a lot of mistakes.
Unless = If not
Unless anlam olarak “if not” ile aynı anlama sahip olup, anlamca “eğer … olmazsa” kalıbını ifade eder. Bu kalıplarda hiç bir zaman “conditional” kullanılmazken, unless’in kullanım yerinin bir önemi yoktur.
Örnek : Unless she practiced very hard, she wouldn’t be in the volleyball team.
[/vc_column_text][/vc_column][/vc_row]
